Turuncu'nun Sayfası

 

                      Şarkıları için tıklayın       
                         
                                                                                                  

     Şebnem Ferah  

          Doğum Tarihi : 1972      

          Doğum Yeri : Yalova       

          Kurduğu Gurup : Volvox       

          Albümleri : "Kadın" , "Artık Kısa Cümleler Kuruyorum"  

 

      Röportaj    

 

 

s2.jpeg (7603 bytes)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

alanis seb.jpg (14487 bytes)

 

 

 

 

 

 

 

 

as11.gif (265593 bytes)

 

 

s1.jpeg (7219 bytes)

 

 

 

 

 

s5.jpeg (43875 bytes)

 

Başka bir röportaj için tıkla

 

İnsan Niye Kısa Cümleler Kurmak İster? 

Aslında albümün tamamı dinlenince ne söylemeye çalıştığım çok açık.Artık her
ilişkimde çok net olmak istiyorum.Hayatımın böyle bir dönemindeyim.Karşım
daki insana, hakikaten ne hissediyorsam onu söylemeyi tercih ediyorum.Bu ter
cihte, geçtiğimiz iki sene içinde yaşadıklarımın etkisi var.Ayrıca insanlar albümü
eline aldıklarında, benimle ilgili maksimum fikir edinebilsin istiyorum.Sonuçta
kendi şarkılarımı kendim yazıyorum ve bir şekilde içimi atıyorum. 

Bu "netliğin" sınırları nedir?Mesela sevmediğin bir insanın yüzüne karşı, "Seni sevmiyorum" diyebilirmisin?

Hayır, böyle birşey yapmıyorum.Bunu söylemek yerine, ne hissettiğimin farkına
vardığım anda mekan değiştiriyorum.Zaten hayatımı, çok sevdiğim ya da iyi
anlaştığım insanlarla birlikte geçiriyorum.Derler ya, "Cahil dostun olacağına akıl
lı düşmanın olsun".Söylediğim lafı, ağzımdan çıktığı gibi algılayacak insanlarla
birlikte olmak istiyorum.Bu yüzden huzurlu bir yaşantım var.Ancak, nasıl huzur
lu ve mutlu olabileceğimin farkına yeni vardım.

Daha önce  farkında değil miydin?  

Genel olarak huzuru seven, mutlu yaşayan ve güleryüzlü kadınım.Ama 18 yaşın
daki Şebnem'le, şu anki, yani 27 yaşındaki Şebnem arasında fark var.O yaşlar
da kendim ve ülke açısından bir şeylerin ters gitmesi, beni o kadar ilgilendirmi
yordu.Ama kendi ayaklarımın üzerinde durmaya başladığım zaman her şeyi en
gerçekçi biçimde algılamaya başladım.Bundan önce de hayatımda bir sürü şey
oluyordu.Ama son zamanlarda olanlar, daha farkına vardığım şeyler.Artık haya
ta daha sıkı sarılıyorum.Yaşadığım şeylerin adını koyabiliyorum.Çok kötü bir
şey olsa bile, onu arkamda bırakıp yaşamaya devam edebiliyorum.Geçirdiğim
iki yıl, benim bunları düşünmeme neden olan şeylerin üstüste geldiği bir zaman
dilimiydi.  

Kendini Alanis Morisette ya da onun paralelindeki kadın şarkıcılara benzettiğin oluyor mu?

Yakın hissediyorum tabi.Sonuçta onlar; kendi müziğini yapan, belli bir tavrı ge
liştirmiş, popüler müzik sektöründen uzak, ama yaptıkları müzik bir şekilde po
püler olan insanlar.Popülerliğin doğal olmasını tercih ediyorum.Popüler olmak
için bir şey yapmak bana ayıp geliyor.Yaptığın şey başarılıysa, zaman içinde za
ten popüler oluyorsun.Bu da yanlış değil.Çünkü insanlar seviniyor.Popüler ol
mak için bir şeyleri zorlamayı çok anlamsız buluyorum.

Herkesin popüler ve ticari başarı peşinde koştuğu bu piyasada, kendini nereye koyuyorsun?

Türkiye'deki herkes, aynı kişiler tarafından yazılan ve aranje edilen, sadece şar
kıcıları değişen şarkıları dinliyor olamaz! Elbet, herkes bununla tatmin olmuyor
dur.Başka türlü müziğe ihtiyacı olan mutlaka vardır.Dolayısıyla başka türlü bir
önerisi olan, samimiyet taşıyan albümlerin her zaman, uzun vadede başarılı ola
cağına inanıyorum.Bu dünyada böyle, yavaş yavaş Türkiye'de de oturacak.Ar
tık insanlar şarkıcının, hem müzikal donanımına hem de söylediği sözün değeri
ne bakıyor.Samimi ve kendi yaşamımı anlatan albümler yapmaya devam edece
ğim.Çünkü piyasa işi albümler başarılı olmuyor.

Sana bu anlamda en yakın duran Nazan Öncel galiba.O da
kendisi yazıyor, söylüyor.Üstelik bir tavrı da var...

Öyle bir albümün piyasada olmasını çok önemli buluyorum.Çünkü insanların
söylenmemiş şeyleri söylenmiş olarak duymaya ihtiyacı var.Ayrıca, kimsenin
kimseye itiraf etmediği şeylerin birilerinin itiraf etmesi gerekiyor.Başka önerisi o
lan her albüme saygı duyuyorum.Nazan Öncel'in içinden gelerek söylediğine ina
nıyorum.

Volvox gurubunda çalarken nasıl bir ruh haline sahiptin?Asi
bir rock'çı mıydın gerçekten?

O zamanlar tek düşündüğüm şey, iyi çalmak ve güzel şarkı söylemekti.Zaten ha
yatım boyunca iyi bir şarkıcı ve müzisyen olmak istedim.Volvox'tayken hep bu
nu düşünürdüm.Üstelik kızlardan oluşan bir gruptuk ve güzel çalmamız gereki
yordu! Ama konu ne olursa olsun, bir takım kişilerin daha öne geçmesi hep ca
nımı sıkmıştır."Asi rockçı" gibi! Bir tabağın içinde yemek getiriyorlarsa , önemli
olan o tabağın güzelliği, şekli değil; içindeki yemektir.Ben daha çok yemekle,
işin içeriğle ilgileniyorum.Rock müzisyenleri içinde her türlü karaktere rastlayabi
lirsiniz.Dolayısıyla "rock müzisyeni şöyle olur" demek bana yalnış geliyor.Galiba
hepsinin tek ortak noktası özgürlüğüne düşkün, kendi mutluluğu ve huzuru için
ne yapması gerektiğini bilen insanlar olmaları.

Şu an aşık mısın?

Hayır, değilim...Aslında aşk bir şekilde hep hayatımda oluyor.Herkes gibi ben
de aşık olduğum zaman çok motive olurum, daha çok kendime bakarım.Ama
kısa süreli ilişkiler dönemini geride bıraktım.Genellikle ilk başta bir elektriklen
me olur, şans tanırsın, iki hafta sonra biter.Ben artık o iki haftayı yaşamaktan ya
na değilim.Zaten hissediyorum, beraber olunca ne olabileceğini! Uzun demeye
limde, yoğun yaşayabileceğim bir ilişkiyi tercih ediyorum.Öyle bir ilişki olmadığı
sürece, tek başıma yaşamaktan daha çok zevk alıyorum.Bir de hayatıma dik
kat ediyorum.Sürekli medyada adın başkalarıyla çıkıyor ya, bence o hayatı laç
kalaştıran bir şey.

Senin pek çıkmadı ama...

Çünkü dikkat ediyorum.Bu yüzden kendimi kısıtlıyor değilim.Beraber olmaya
değer birisi çıkıyor zaman zaman...Ama kendimi, 12 yaşından beri yalnız yaşı   
yor gibi hissediyorum.Yatılı okulda da okuduğum için, o yaştan beri kendi ka
rarlarımı kendim alıyorum.Hep böyle oldu.Ekonomik olarak da kendi başıma
ayakta kalmaya çalıştım.Böyle olunca kendine ait bir hayatın oluyor.Bu hayatı
doğru dengeler içinde paylaşabileceğin biri olursa, aşk yürüyor.Başka şekilde
olmaz.Genellikle güçlü, hayatını oturtmuş bir erkekle herhangi bir kadının ilişkisi
kolaydır.Ama hayatını oturtmaya çalışan bir kadının, bir erkekle birlikte olmaya
başlaması zordur maalesef.Oysa ben, çok beklentisiz olabilmeyi seviyorum.Sa
dece aşk yaşamak istiyorum! 

Yatılı okul dönemini biraz anlatsana...

Benim çocuğum olsa, yatılı okutmayı istemem.Ama ben çok istemiştim! Çünkü
kolej eğitimi almak istiyordum.Zaten ailem beni öyle bir yetiştirmişti ki, birtakım zorluklarla karşılaştığımda ayakta kalmayı becerebiliyordum.Çok ciddi bir sev
gi ve güven duygusu içinde büyüdüm.Bu, insana öyle bir güven veriyor ki, yatılı
da okusan, adada tek başına da kalsan aynı...Kendime hep güvenebilmeyi ve
her tür sorunu çözebilmeyi öğrendim.Ve hep çözdüm.Yatılı okulda okumak ba
na çok şey kattı.Ama zayıf karakterli biri olsaydım, aynı şey olmazdı!

Hayatın boyunca duymak isteyeceğin en güzel söz nedir?Ama
lütfen kısa cümle kur!

(Gülüşmeler) İsteyeceğim değil de, hep duyduğum bir şey var.Arkadaşlarım hu
zur verici bir yanım olduğumu söylerler.Galiba hayatı kolaylaştırmayı seviyorum!


       

                                                                                                                                                            
                                                                                                                                                                      Ana Menü